Miğren Hastalığı |
Teşhis(Tanı) | Tedavileri | Miğren Resimleri | Tedavi Olanlar | Menier Hastalığı |
Baş Ağrısı Nedir | Kulak Hastalıkları | Vertigo Hastalığı | Prostat Hastalığı | Hemoroit Hastalığı |
Miğren'e Bitkisel Çözüm |
*Baş ağrısı, bulantı, kusma, ışık, ses, koku hassasiyeti en belirgin şikâyetlerdir.
*Auralı migrende görsel bulgular, uyuşma, geçici felç gibi nörolojik semptomlar olabilir.
*Çocuklarda karın ağrısı, bulantı, kusma ön planda olabilir. *Psikolojik sıkıntılara da yol açabilir. Bir çalışmada denekler %60 oranında anksiyete ve depresyondan yakınmışlardır.
*En büyük iş kaybı nedenidir. Atak sırasında %90 hasta işini sürdüremez.
*Ayda ortalama 2 migren atağı yaşayan kişi, yılın 1 ayını kaybetmektedir.
“Migren sürekli gelen bir hırsız gibidir. Her gelişinde iş ve özel hayatınızdan para, zaman ve keyfinizi çalar."
“Migren bio-elektriksel bir hastalıktır. Otonom sinir sisteminde gerçekleşir. Otonom sinir sistemi, bedenin tüm yaşamsal faaliyetlerini yöneten network' dür."
Hipersensisitif Yapı: Yapısal bir özellik olan hipersensitif sinir sistemi (hassas, duyarlı kişilik ile kendini gösterir) varlığında otonom sinir sistemi bozucu alanlardan gelen uyarımları daha fazla algılar.
Bozucu alanlar ve hipersensitif yapıya sahip kişilerde tetikleyici faktörlerin de etkisiyle otonom sinir sistemi zaman zaman kontrolden çıkarabilir. Otonom disfonksiyon gerçekleşir. Migren atağı başlar.
Damarlardaki büzülmeye bağlı aura, genişlemeye bağlı şiddetli baş ağrısı, bağırsaklardaki yavaşlamaya bağlı bulantı ve kusma olur. Tüm beden sistemi etkilenir, duyular hassaslaşır, yorgunluk, halsizlik gelişir.
Uluslararası Başağrısı Topluluğu’nun düzenlediği tanı kriterleri: • 5 veya daha fazla atak—auralı migrende 2 atak • Ağrının 4-72 saat sürmesi • Aşağıdaki durumların İki veya daha fazlasının eşlik etmesi Tek taraflı olması Pulsatil olması Orta ileri düzey ağrı varlığı Rutin fizik aktivite ile ağrıda artış • Aşağıdaki durumların bir yada daha fazlasının eşlik etmesi Bulantı kusma Işığa ve sese karşı rahatsızlık. Migren beş farklı aşamadan geçirilerek teşhis edilir. Öncelikle migren testi yapılarak baş ağrısının migrenden kaynaklı olduğundan emin olunur. Testten sonra migrenin tetikleme bölgesini bulabilmek için muayene süreci başlar. Botoks testi yapılır. Bu işlemin ardından hasta migren günlüğü tutar. Eğer hasta kalıcı tedaviyi tercih ederse migren operasyonunun planlanmasına başlanır. Basit düzeyde migren testi evde de yapılabilir. Örneğin eğer;
? Potansiyel migren atağı sırasında burun akıntısı da yaşıyorsanız,
? Gözlerinizde ya da gözlerinizin arkasında acı ya da baskı hissediyorsanız,
? Potansiyel migren atağı sırasında kaş arası bölgenize masaj yapmak ya da baskı uygulamak işe yarıyorsa,
? Kaş üzeri bölgesinde acı/ağrı oluyorsa,
? Şakak bölgesinde ağrı ve zonklama oluyor ve o bölgeye bastırmak iyi geliyorsa,
? Ağrıdan hemen önce ya da ağrı sırasında ensede gerginlik hissediliyorsa,
? Potansiyel migren ağrısı başın arkasında daha çok hissediliyorsa, Sizin de muayene için doktora gitmenizde fayda var.
1. Alın migreni (frontal migren)
2. Şakak migreni (temporal migren)
3. Ense migreni (oksipital migren)
4. Burun migreni (paranazal migren)
• Prodrom fazı ağrı döneminden, 2 gün 2 saat öncesine kadar görülür, depresyon öfori gibi mood değişiklikleri sıktır %60.
• Aura, ataktan 1 saat önce görsel, duyusal ve bazen motor bozukluklarla kendini gösterir.
• Baş ağrısı dönemi % 40 bilateral, yavaş başlangıçlı, hareketle artan 4-72 saat, ortalama ayda 1 sıklıkta • Postrom dönemi yorgunluk, güçsüzlük, depresyon gibi belirtiler bir kaç gün sürer. Tek bir migren atağı tüm fazlarıyla hastanın neredeyse 1 haftasını etkilemektedir.
Migren etiyolojisinde ailesel ve çevresel önemlidir. 2/3 ü ailesel geçişlidir. Puberte öncesi erkeklerde daha sık görülürken sonrasında ise kadınlarda daha sık görülür.
-Kandınlarda daha çok olur.
-Görmede zorluk,göz kamaşması,çifte görme gibi görme sıkıntıları.
-Başka neden yokken sinirli olmak.
-Baş dönmesi,iğrenme,bulantı,kusma,titreme,açlık hissetme,kuvvetsiz olma,kolay heyecanlanma,suskunluk,omuz ve boyunda ağrı tansiyon yükselmesi,parmakların şişmesi,deride kabartılar,solgunluk vs.
Migren tedavisinde herkese tek tip bir tedavi uygulaması yoktur. Migren kişiye göre farklı bölgelerde ve farklı şikayetlerle ortaya çıkar. Tedavisi de kişiye özel olarak planlanır. Ağrı kesici ve botoks tedavisi ile geçici çözümler sağlanırken migren cerrahisi veya migren ameliyatı olarak bilinen yöntem ile kalıcı tedavi uygulaması yapılabiliyor.
Botoks ile migren tedavisinde tetikleme noktasına enjekte edilerek kasların geçici olarak dondurulması sağlanır. 4 ile 6 ayda bir tekrarlanması gereken bu prosedür hastalara ameliyatsız tedavi imkanı sunar. Bazı hastalar anestezi ve ameliyat korkusu nedeniyle kalıcı çözüm yerine belirli aralıklarla botoks yaptırmayı tercih eder.
Özellikle kan sulandırıcılardan olan aspirinin ameliyattan üç hafta önce kesilmesine ve ameliyattan bir hafta sonrasına kadar kullanılmamasına dikkat edilmelidir. Bunun yanında E vitamini ve bitkisel ürünlerinde kullanımı kanamaya sebep olabilecek diğer maddelerdir.
Migren cerrahisinin temeli trigeminal sinirin dallarının dekompresyonu (baskıdan kurtarma) na dayanır. Ameliyat sonrasındamigren ağrılarının geçip geçmeyeceğini test etmek amacı ile Botox enjeksiyonları yapılarak bu bölgedeki kas grupları geçiciolarak gevşetilir ve migren ağrılarının geçip geçmediği 3 ay boyunca gözlenir. Botox enjeksiyonlarını takiben migren ağrıları rahatlayan kişiler cerrahi tedavi için uygun adaydırlar.
Öncelikle Migren tanısı Nöroloji uzmanlarınca konulmuş hastalarımız arasında periferik migren olarak tanımlanan, atakları alın, şakak, burun kökü ya da enseden tetiklenen hastalar yapacağımız muayene ve testler sonrasında olumlu yanıt alındığındacerrahi tedaviden fayda görebilirler. Saydığımız dört bölgenin hepsi ya da her biri ayrı ayrı cerrahi yöntemle tedavi edilebilir.
Migren ameliyatı bir çok migren merkezi tarafından kabul gören Endoskopik şekilde uygulanır. Endoskopik uygulama kamera yardımı ile 1 cm’ lik saçlı deri içerisinden yapılan(iz bırakmayan) kesilerinden girilerek hedef sinirlere cilt altında (migren ameliyatı beyin ameliyatı değildir) ulaşılarak sağlanır. Etraf dokularla sinirler arasında ki ilişki tekrar düzenlenir ve sıkışma alanları serbestleştirilir.
Migren cerrahisi endoskopik yüz germe ameliyat tekniği ile yapılmaktadır. Alın ve şakaklardaki sinir dalları saçlı derinin içinden endoskoplarla girilerek gevşetilir.
Burun içerisindeki sinirin dalını uyaran bir bozukluk tespit edildiğinde örneğin deviasyon ya da konka bülloza gibi bu sorun da aynı seansta yapılacak burun cerrahisi ile giderilir. Ense bölgesinde ise servikal sinir dallarını çevreleyen kaslar gevşetilerek ağrıyı uyaran sinirler rahatlatılır.
Ameliyat sonrası saçlı deriden dışarı uzanan dren yerleştirilerek içeride kan ve sıvı birikmesi engellenir. Genel olarak bir sonra dren çekilir. Hastanın hastane bir gün gözlem altında kalması istenir. İyileşme süreci kişiden kişiye değişmekle birlikte ödem ve şişlikler 3. Günde gerilemeye başlar ve 7-10 günde belirgin şekilde kaybolur. Ağır egzersizler 3. Haftadan sonra yapılabilir. Kendisi eriyen dikişler kullanıldığından dolayı dikişlerin alınması gerekmez.
Ameliyatın riskleri tüm ameliyatlarda görülebilecek enfeksiyon, kanama, yara iyileşmesi bozukluklarını gibi durumları içerirken, genel olarak erken dönemde saçlı deride kaşıntı hissi görülebilir. Riskler ameliyatın uygulandığı bölgeye göre farklılık göstermektedir.
Bahman Guyuron’ un 2009 yılında yaptığı bir çalışmada %57 oranında tam iyileşmenin gerçekleştiği ve 2011 yılında yaptığı bir çalışmada hastaların %88’ inde başarılı olduğu tespit edilmiştir.
Migren tanısı kesin olarak Nöroloji doktoru tarafından teşhis edilmiş olan, İlaç tedavisi altında dahi bir ay içinde 2 yada 3 atak geçiren, İlaç tedavisinin yan etkilerinden dolayı ilaç tedavisi kullanamayan yada kullanmak istemeyen migren hastaları ameliyat için uygun adaylardır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder